Telefon: 0216 305 35 08    Adres: E-5 Maltepe Köprüsü, Atatürk Cd. No:150/D, 34844 Maltepe

Veteriner | PARASEMPATİK SİNİR SİSTEMİ


Veteriner |

PARASEMPATİK SİNİR SİSTEMİ

(SYSTEMA

 

NERVORUM PARASMPATHİCUM)

 

Cranial

 

ve sacral parasympathic diye ayrıldığı gibi cranial olan kiHim da çıktığı yere göre:

A- Pars mesencephalica

 

B- Pars rhombencephalica diye iki kısma ayrılır.

A- Pars mesencephalica’yı n. oculomotorius teşkil eder. N. oculo- ıııotorius yolu ile gelen bu iplikler gl. ciliare’nin

 

radix motorica veya radix brevis’ini teşkil ederler. Bu tabi parasempatik ipliklerden yapılmıştır.

B-Pars rhombencephalica: 1- N.

 

intermediofacialis(VII) 2- N, HİoHHopharyngeus (IX), 3- N. vagus(X) teşkil eder.

  1. N, intermediofacalis’in parasempatik iplikleri iki yol takip

PARASEMPATİK SİNİR SİSTEMİ

Tayyip

 

Çalışlar Parasympathetic

Organ

Sympathetic

tris

 

kası Kan damarları

Kalp

Sindirim kasları

Bronchus

 

kasları Sidik kesesi

Kıllar

Tükrük bezleri Sindirim bezleri Ter bezleri

Pupilların kontraksiyonu Vasodilatation Kontraksiyonu azaltır Peristaltığı arttırır Sfinkterleri gevşetir Daraltma

Kontraksiyonu arttırır Sfinkterleri gevşetir Etkisiz

Seröz sekresyonu arttırır Secretionu arttınr Etkisiz

Pupilların dilatasyonu

Vasoconstriction

Kontraksiyonu

hızlandırır

Peristaltığı azaltır

Sfinkterleri büzer

Genişleme

Kontraksiyonu azaltır Sfinkterleri büzer Kılları dikleştirir Seröz sekresyonu azaltır Secresyonu azaltır Secretironu arttınr

ederler.

a) N. intermedius ile beyinden

 

ganglion geniculi’ye giden parasempatik iplikler adı geçen ganglion’da N. petrosus supraficialis major yolu ile (ki bu sinir sempatik sinir olan N. caroticus internus’dan ayrılan N. petrosus prof. major ile birleşerek N. canalis pterygoidei (Vidi siniri)’yi teşkil eder. N. pterygopalatinus’in ganglion pterygopa- latinum’u üzerinde praeganglioner iplikler alarak sona erer. Buradan çıkan postganlioner ipliklerin bir kısmı (N. zygomaticus’xm N. lacrim- alis’e gider. Bu kısmı da n. pterygoideus’a karışırak onunla burun boşluğundaki bez ve damarlara gider.

b- İkinci yol

 

chorda tympani yoludur. Bu yolu takipeden praeganli- oner iplikler N. linguale de sona erer. Buradan çıkan postganlioner iplikler gl. sublingualis ve gl. submandibularis’e gider, ona secretor, dil ile dil altı bölgesi damarlarında da vasodilatator etki yaparlar.

  • N. glossopharyngeus’un
  1. praeganlioner parasympathic iplikleri sinirin üzerinde bulunan gl. petrosum’dan geçerek N. tympanicus ve onun devamı olan N. petrosus
    1. supf. minoryolu ile N. pterygoideus’un (N. mandibularis) üzerinde yer almış bulunan gl. oticum’a gider, oradan çıkan postganglioner iplikler ise gl. parotis’e giderek onun secretor sinirini teşkil ederler.
  • En kuvvetli parasempatik sinir N.
  1. vagus’dur. N. reccurrens’ i verdikten sonra yalnız parasempatik ipliklerden yapılmış bir sinir haline alır. Sinirin praeganglioner iplikleri göğüs ve karın boşluğu gang- lionlarında sona erer. Ve oradan çıkan postganglioner iplikler sempatik ipliklerle göğüs boşluğunda, trachea ve oesophagus, pulma ve cor’a, karın

 

gentes

 

(ereksiyon siniri) halinde giderler.

 

Bu sistem daha önce belirtildiği gibi sistem dışı hareketleri irade dışı hareketelerden en önemlileri pupillanın büyüyüp küçülmesi, kalp atışlarının hızlanması, yavaşlaması, damarların daralıp genişlemesi, bağırsak peristaltiği, anus sfinkterlerinin çalışması, vesicaurina- ria’nın kaslarının kontrolü, penis’in erektionu, mide hareketelri, pylo- rus’un açılıp kapanması, valvula ile ocaecale’nın (valvula ileocaecoca- lica) kontrolü, Bronchusların konrolü, kılların dikleşmesi, ter, tükürük, mide salgısı, meni salgısıdır.

 

Fonksiyonel olarak sympathetic ve parasyşmpathetic sinirlerin oluşturduğu autonom sinir sistemi yukarıda belirtilen işlevleri şu şekilde yerine getirir.

 

Sistema nervorum autonomicum

 

yani otonom sinir sistemi sym- patic ve parasympatic sinirlerden oluşur.

 

Kısaca şunu belirtelim ki sinir sistemi derslerimizde kısım kısım görerek öğreneceksiniz. Şimdi sinir sisteminin bir kısmı olan vegetatif sistemi kısaca gözden geçirelim. Bildiğimiz gibi canalis vertebralis’in içinde medulla spinalis (omur ilik) bulunur ve spinal diye isimledir- diğimiz sinirler segmental olarak medulla spinalis’den sağlı ve sollu olarak çıkarlar. Beyinden ise 12 çift beyin siniri ayrılır. Prensip olarak, sinir iplikleri efferent fmotor-götürücü) sinir iplikleri ile afferent (sen- sorik-getirici) olmak üzere iki tiptir. Organları inneve eden veya bir bölgede bulunan sinirler efferent olup otonom sinir sistemine dahildirler. İki çeşit visceral efferent iplik vardır. Şunu unutmayınız, çoğunlukla her organ hem sempatik hem de parasempatik sinir ipliği ile innerve edilir. Sempatik sinir iplikleri thoraco-lumbal sahada medulla spinalis’in cornu lateralis’inden çıkarlar. Parasempatik sinir iplikleri ise beyinden yani cranial olarak ayrılır. Yani sistema nervorum centrale’nin (merkezi sinir sistemi) belirtilen sahalarında bu sinirlerin nukleus’ları yer alır. Bu iki sistem birbirinin antagonisti olarak çalışır. Örneğin, sempatik sinirler kasın tonusunu arttırır, parasempatikler ise kas tonu- sunu azaltır. Yahut biri sekresyonu arttırır diğeri azaltır. Bazen her ikisi de sekresyonu arttırabilir. Bu durumda sekresyonun tabiatı farklıdır. Ancak şunu belirtmek lâzımdır. Örneğin, kalp kendisi kontraksiyon kabiliyetine sahiptir. Barsaklar da sinir sisteminin etkisi olmadan kontraksiyon edebilme kabiliyetine sahiptir. Kısaca visceral sinir sistemi organlar üzerinde regilatör vazifesi görür. Kasın tonusunu azaltır veya çoğaltır. Halbuki cerebrospinal sinir sisteminin iskelet kaslarına giden iplikleri kasların tonositesini arttırıcı etkiye sahiptir. Autonom sinirlerin kaslar üzerindeki etkisi neticesi meydana gelen kontraksiyon ritmiktir. Halbuki iskelet kaslarının kontraksiyonu seri bir kontrak-

 

siyondur. Çalıştığımız sahada n.

 

 

 

vagus’u gördük. Bu X. beyin siniri olup parasempatik sinir ipliklerini göğüs ve karın boşluğu organlarına taşır. Truncus sympathicus ise göğüs ve bel omurlarının corpus’larımn yanlarında uzanır ve boyun bölgesinde vagosympathic kökü oluşturmak için n. vagus ile yanyana seyreder. Thorax’a girişte beraber oldukları halde thorax içinde ayrılırlar ve n. vagus akciğerlerin dorsallinde cau- dalle doğru ve oesaphagus boyunca devam eder. Bu seyri esnasında oesophagus ve göğüs boşluğundaki organlara kollar gönderir. Halbuki sympathic iplikler canalis vertebralis içinde bulunan medulla sipinal- is’in thoraco-lumbal bölgesinde sahip olduğu cornu lateralis’den çıkar. Spinal sinirlerin ramus ventralis’leri içinde seyrederler, organlara, başa ve kuyruğa doğru giderler. Başa doğru gidenler boyundaki seyirleri esnasında n. vagus’a arkadaşlık eder. Thorax’a girişte truncus sympathicus üzerinde ganglion cervicale caudale bulunur. Halbuki birinci costa’nın caput’unun medial yüzene yakın I. thoracal sinir yer alır. Hatta, truncus sympathicus bütün uzantısı boyunca her omur hizasında bir ganglion taşır. Bildiğimiz gibi her bir sinir hücresi sinir uyarımlarını hücreye getiren dendrit, uyarımlarını hücreden ve diğer sinir hücresine götüren axon adı verilen uzantılara sahiptir. Cerebrospinal sinirlerin sinir hücreleri systema nervorum centrale(merkezi sinir sistemi) içinde bulunur. Aksonlar perifere (muhite) doğru uzanır. Sensibl sinirlerin dendritleri bir akson gibi uzundur. Bu tip sinir hücrelerinin bizzat kendisi merkezi sinir sistemi dışında bulunur. Demekki motor sinir hücreleri merkezidir. Sensible sinir hücreleri ise sistema nervorum per- ifericum (muhiti sinir sistemi) içindeki bir ganglionda bulunur. Sinir ganglion’u merkezi sinir sisteminin dışındaki sinir hücreleri grubudur.

 

SYSTEMA

 

 

 

NERVORUM AUTONOMİCUM

 

Systema

 

 

 

nervorum autonomicum (otonom sinir sistemi) da birinci hücre gövdesi merkezi sinir sistemi içinde bulunur. Akson, perifere doğru uzanır ve merkezi sinir sistemi dışında bulunan bir gang- lion'daki diğer neuron ile sinaps yapar. Yani iki sinir hücresinin fon- k ¡yönel münasebete geçtiği daha doğrusu uyarının transfer olduğu noktaya syrıaps adı verilir. Böylelikle bir neuron’un akson’u diğor iK'uron’un hücresinde veya dendrit’inde sonlanır. Bu sinaptik geçiş mimi olur? Bir sinir uyarımının bir neuron’dan diğer bir neuron’a C’vişi kesinlikle açıklanamamıştır. Ancak bu hususta bazı düşünceler, mantıki izah şekilleri mevcuttur. Bir görüşe göre: birinci hücre aksonunun Konundaki meydana gelen uyarıcı (excitor) madde (acetylcholine) ikinci ııeuron’u uyarır, bu kimyasal teoriye göre ucetylcholin, ikinci ııui'ron'u uyarır. Buna karşı bir de elektrik teorisi vardır. Birinci neu-

 

hücresi sinir ipliğinin gittiği yani innerve ettiği organın duvarında veya duvarına yakın bulunur. Buna rağmen sympathic sinir sisteminde hücreler truncus sympathicusa yakın büyük damarlara yakın bulunurlar. Hücrenin bizzat kendisi medulla spinalis'in substantia

 

 

 

grísea’sın-da bulunur. Bu hücrelerden ayrılan sinir iplikleri spinal sinirler ile foramen intervertebrale'den çıkıncaya kadar beraber seyrederler. Bu iplikler thorax bölgesinde cranial'e, lumbal bölgesinden çıkanlar ise caudal’e doğru umumi bir seyir gösterirler. Bunların hepsi bir truncus sympathicus yaparlar Prenganglioner iplikler for. interver- tebra'leye doğru seyrederler. İşte bu preganglioner iplikler truncus sym- pathicus'u oluşturur. For. intervertebrale hizalarında spinal sinir ile truncus sympathicus arasında bir bağlantı tek olduğu zaman ramus communicans, çok olduğu zaman rami communicantes adını alır. Boyun bölgesinde, medulla spinalis'de sympathic sinir hücresi yoktur, rami communicantes'de mevcut değildir. Fakat sympathic iplikler, boyunda başa doğru seyreder, başa yakın ganglion cervicale'ye gelirler. Bu ganglion'dan ayrılan postganglioner iplikler baştaki dokuları innerve ederler. Spinal sinirler her foramen intervertebrale hizasında sympathic post ganglioner iplikleri kabul eder. Bunlar spinal sinir ile ter bezlerine, düz kaslara (kıl folliküllerinde bulunan), deri, damarlardaki düz kaslara giderler. Preganglioner ipliklerde myelin maddesi ipliklerin etrafını sarar fakat postganglioner ipliklerde myelin yoktur. Bu duruma göre myelin'li iplikler beyaz, myelin'siz iplikler ise gri görünüştedir.

 

Kalp, n.

 

 

 

vagus (X. çift beyin sinir) ve truncus sympatihcus’dan ayrılan ganglioner ipliklerle innerve edilir. Şu halde n. cardiacus hem sympathic hem de parasympathic ipliklerden oluşur. Bunlar kalbde ple- xus cardiacus’u yaparlar. Sympathic iplikler kalbi hızlandırıcı, para- sympathic’ler kalbi yavaşlatıcı etkiye sahiptir.

 

Sympathic sinir sisteminde en büyük ganglion birinci göğüs gang- lion’udur. Ganglion boyuna post ganglioner iplikler gönderir. Yıldız şeklinde olduğu için ganglion stellatum diye çağrılır. Ganlion cervicale caudalis daha küçük bir ganglion’dur ve truncus sympathicus ile nervus vagus’un beraber oldukları, yani vago-sympathic sinir kökünün meydana geldiği yerde bulunur. Fakat bazen ganglion cervicale medium’da bulunabilir. Truncus sympathicus, birinci göğüs ganglion’u ile gangi- lion cervicale caudale arasında ikiye ayrılır ve a. subclavia’mn her iki tarafından geçerek

 

 

 

ansa subclaviaadı verilen bir halka meydana getirir.

 

Ansa subclavia’yı

 

 

 

tes bit ediniz. N. vagus’u takip ederek ıı. cardiacuH’ları bulunuz.

 

Kalp hizasına gelince n.

 

 

 

vagus ikiye ayrılır. Bu kolların biri eo- Bophagus’un dorsal’inde diğeri ventral’inde seyreder. Her iki tarafın n. vagus’larının dorsal kolları birleşir truncus eosophageus darsalis’iventral kolları ise truncus eosophageus ventralis’i oluşturur.

 

Venöz kanı v. brachiocephalicus’a döndüren venalar ki, bunları kalbin

 

 

 

cranial tarafından sağlı ve sollu iki tanedir, v. costocervicover- tehralis’dir. Thymus bezini terkeden vena da tektir ve v. brachicephali- cus’a döküleceği yerde v. cava cranialis’e gider.

 

Thymus

 

bezi civarında Inn. mediastinales cranialesgörülebilir. Bunların damarları ductus thoracicus’a gider. Fakat bir yumrunun efferent damarlarına gidebilir.

 

Şunu söyleyebiliriz ki toksik maddeler bir çok yumrulardan geçer ve muhtemelen

 

 

 

neutralise edilebilirler. Bunlar ductus thoracicus’un sonuna açılırlar. Ductus thoracicus, aorta’nın seyrine bağlıdır. Aorta kalpten çıkar hemen hemen orta hat üzerinde dorsale doğru pars ascendens olarak eosaphagus ve trachea’nın sağında bulunur. Ductus thoracicus, cavum abdominis’de aorta’nın dorsal yüzünde diaphragma’nın cru- ra’ları arasında chyli ile başlar. Vena azygos ve ductus thoracicus aor- /a’nın sağında cranial’e doğru seyreder. V. azygos, hemen hilus pulmo- nun önünden vena cava caudalis’in sonlandığı kısma dökülür. Halbuki ductus thoracicus cranil’e doğru devam eder. Evvelce de belirttiğimiz gibi thorax giridinin hemen caudal’inde v. jugularis externa’nın nihayetlen- diği yer üzerinde sol v. brachioephalica’ya dökülür. Boyun omurlarında yanlarda foramen transversarium’lar oluşur. Bu kanalın içinde ganglion stellatum’dan ayrılan postganglioner Sympathie iplikler seyreder (n. transversarius). Bunlar boyunda spinal kollar verir. I. ve II. n. cervi- calis Sympathie iplikleri gang, cervicale’den alır. Bunlar da postganli- oner ipliklerdir. Bu duruma göre sempitak turunkusun boyunda son- landığı kısmın üzerinde bulunan gng. cervicale craniale başın Sympathie postganglioner ipliklerini, ganglion stellatum boyunun Sympathie postganglioner ipliklerini temin eder. Gng. stellatum veya gng. cervicele caudale kalbi hızhındırıcı iplikeri kalbe gönderir. Gng. cervicale caudale n. vagus üzerindedir. Ancak Sympathie sisteme aittir. Bu noktada parasympatic ve sympatic sinirler beraberdir.